Sen Babasın
Sen babasın
Kızının tazecik tebessümü dudağında hala gül gibi kıpkırmızı büyürken
Araya ölçüsüz, araya zamansız, araya insafsız uzakların girdiğine inanır mısın
İnanır mısın sen
Kirpiklerin altında o kara gözler sımsıcak güneş gibi bekleşirken
Can dolu bakışların, nazlı göz kaçırmaların pencereden çekildiğine
İnanır mısın
Annesin sen
Kucağında tatlı bir uykunun ninnisinde
Ana yüreğinden ödünç hayaller büyütür gibi kıvranmış o gövdenin
Hep suskun, hep sessiz kalacağına
İnanır mısın
Sen babasın
Babasın sen
"Babacığım!" deyişleri daha kulağında yankılanırken
Kolayca, kolayca bırakır mısın bir ölüm haberinin ortasına
Biricik yavrucuğunu
Annesin sen
Oyuncak bebeleri minik elleri ile, tatlı hayalleri ile yan yana dizdiğini fark etmişsen
Dönüp, dönüp dokunabilir misin kızının ellerinin dokunduğu yerlere?
Ayağını bekleyen ayakkabılarını, saçlarını özleyen tokalarını, yüzünü gözleyen aynaları
Bakışına hasret oyuncakları
Bir anda silebilir misin
Ömrün defterinden
Annesin sen
Kolayca mı çıkarırsın kırmızı çizmelerini
Yürüyesi ayaklarından
Yoksa acımadan sıyırır mısın kelebekli, boncuklu gömleğini
Büyüyesi omuzlarından
Saçlarından çekiverirken pembecik tokaları
Ellerine hiç, hiç hüzün bulaşmaz mı
Ayrılığın acısını bilmezdim yavrum
Ellerinden ayrılalı gülmedim yavrum
Ayrılığın acısını bilmezdim yavrum
Ellerinden ayrılalı gülmedim yavrum
Bir pamuk ellerin, tatlı gülüşlerin
Aklımdan çıkmıyor
Yüreğime gömdüm seni
Gönlüm her gün ağlıyor
Bir pamuk ellerin, tatlı gülüşlerin
Aklımdan çıkmıyor
Yüreğime gömdüm seni
Gönlüm her gün ağlıyor
Babasın sen
Hemencecik, kolaycacık, usulcacık itiverir misin avuçlarından
Üşümüş o küçük avuçları
Her açıldığında
Bir parça çikolata tadını sonsuz tebessümlere çeviren
Sınırsız sevinçlere yücelten o avuçlara
Yeryüzünün bütün çikolatalarını doldurmak istemez misin
İstemez misin
Yeter ki azıcık gülsün
Yeter ki az açsın gözlerini diye
Cılız da olsa, son kerecik de olsa
"Babacığım!" desin, "anneciğim!" desin diye
Annesin sen
"Seni seviyorum!" demesine alıştığın
Sımsıcak öpüşlerini elinin altında bildiğin
Nazlı gülüşlerini kapının ardında beklettiğin o dudakların
Apansız, anlamsız suskunluğu, gelip cümle sözleri anlamsızlığa
Onca işleri boşluğa itiverirse
Dökülüvermez mi biriktirdiğin onca umut taşları göğsünden
Dökülüvermez mi
Ah annesin sen
O kadar yakınken yüzü sana
"Anne!" çığlığı
Bir kaç dakika önce varmışsa kulağına
Az önce vitrinde gördüğü oyuncak için nazlanışı
Ayağını sürümesi
Hayallerini saçları gibi savurup, elini elinden çekmesi sımsıcak hatırındaysa
Hala yüzünü, sesini, gözünü uzaklara koymaya razı olur musun kolayca
Babasın sen
Kucağındaki o küçük cansız beden
Bir türlü farkına varamadığın
Doyasıya tartamadığın o şefkat boşluğunu yeniden dolduruyorken
"Daha bu sabah okşadım yüzünü" derken
Şimdi bu ciddiyet nereden çıktı üzerine
"Bu acılı an nasıl da gelip buldu bizi?" derken
Rüyadan hemen uyanır gibi uyanacağına bunca inanmışken
İnanabilir misin onun artık ölü sayıldığına
İnanabilir misin
Dünyanın en arsız, en arzulu, en ağlamaklı, en çığırtkan dilencisi
Olmaz mısın onun yarımda kalsa bir nefesine
Uzaktan da olsa tek bir bakışına
Hayat sözü vermesede göğsünün bir kerelik kıpırtısına
Dilenci olmaz mısın
Annesin sen
Acıkmış değil misin o müjdeye
Yavrun elsizken elinden tutan
Dili damağı yokken ağzına söz veren
Yüzü yokken, ona yüz veren
Saymayı akıl etmediğin kirpiklerini gözlerinin üzerinde bir bir ören
Saçlarının lülesine cennetten kokular indiren Yaratan'dan gelecek kutlu müjdeye
Acıkmış değil misin
Vildanun muhalledun
Müjdeler olsun sabredenlere
Onlar ki "biz Allah içiniz ve Allah'a dönücüyüz" derler
Ve severler
Bilirler o çocukları
Vildanun muhalledun
Onlar ki ebedi çocuklar
Onlar ki sonsuz tebessümler
Ayrılığın acısını bilmezdim yavrum
Ellerinden ayrılalı gülmedim yavrum
Ayrılığın acısını bilmezdim yavrum
Ellerinden ayrılalı gülmedim yavrum
Bir pamuk ellerin, tatlı gülüşlerin
Aklımdan çıkmıyor
Yüreğime gömdüm seni
Gönlüm her gün ağlıyor
Bir pamuk ellerin, tatlı gülüşlerin
Aklımdan çıkmıyor
Yüreğime gömdüm seni
Gönlüm her gün ağlıyor
Kızının tazecik tebessümü dudağında hala gül gibi kıpkırmızı büyürken
Araya ölçüsüz, araya zamansız, araya insafsız uzakların girdiğine inanır mısın
İnanır mısın sen
Kirpiklerin altında o kara gözler sımsıcak güneş gibi bekleşirken
Can dolu bakışların, nazlı göz kaçırmaların pencereden çekildiğine
İnanır mısın
Annesin sen
Kucağında tatlı bir uykunun ninnisinde
Ana yüreğinden ödünç hayaller büyütür gibi kıvranmış o gövdenin
Hep suskun, hep sessiz kalacağına
İnanır mısın
Sen babasın
Babasın sen
"Babacığım!" deyişleri daha kulağında yankılanırken
Kolayca, kolayca bırakır mısın bir ölüm haberinin ortasına
Biricik yavrucuğunu
Annesin sen
Oyuncak bebeleri minik elleri ile, tatlı hayalleri ile yan yana dizdiğini fark etmişsen
Dönüp, dönüp dokunabilir misin kızının ellerinin dokunduğu yerlere?
Ayağını bekleyen ayakkabılarını, saçlarını özleyen tokalarını, yüzünü gözleyen aynaları
Bakışına hasret oyuncakları
Bir anda silebilir misin
Ömrün defterinden
Annesin sen
Kolayca mı çıkarırsın kırmızı çizmelerini
Yürüyesi ayaklarından
Yoksa acımadan sıyırır mısın kelebekli, boncuklu gömleğini
Büyüyesi omuzlarından
Saçlarından çekiverirken pembecik tokaları
Ellerine hiç, hiç hüzün bulaşmaz mı
Ayrılığın acısını bilmezdim yavrum
Ellerinden ayrılalı gülmedim yavrum
Ayrılığın acısını bilmezdim yavrum
Ellerinden ayrılalı gülmedim yavrum
Bir pamuk ellerin, tatlı gülüşlerin
Aklımdan çıkmıyor
Yüreğime gömdüm seni
Gönlüm her gün ağlıyor
Bir pamuk ellerin, tatlı gülüşlerin
Aklımdan çıkmıyor
Yüreğime gömdüm seni
Gönlüm her gün ağlıyor
Babasın sen
Hemencecik, kolaycacık, usulcacık itiverir misin avuçlarından
Üşümüş o küçük avuçları
Her açıldığında
Bir parça çikolata tadını sonsuz tebessümlere çeviren
Sınırsız sevinçlere yücelten o avuçlara
Yeryüzünün bütün çikolatalarını doldurmak istemez misin
İstemez misin
Yeter ki azıcık gülsün
Yeter ki az açsın gözlerini diye
Cılız da olsa, son kerecik de olsa
"Babacığım!" desin, "anneciğim!" desin diye
Annesin sen
"Seni seviyorum!" demesine alıştığın
Sımsıcak öpüşlerini elinin altında bildiğin
Nazlı gülüşlerini kapının ardında beklettiğin o dudakların
Apansız, anlamsız suskunluğu, gelip cümle sözleri anlamsızlığa
Onca işleri boşluğa itiverirse
Dökülüvermez mi biriktirdiğin onca umut taşları göğsünden
Dökülüvermez mi
Ah annesin sen
O kadar yakınken yüzü sana
"Anne!" çığlığı
Bir kaç dakika önce varmışsa kulağına
Az önce vitrinde gördüğü oyuncak için nazlanışı
Ayağını sürümesi
Hayallerini saçları gibi savurup, elini elinden çekmesi sımsıcak hatırındaysa
Hala yüzünü, sesini, gözünü uzaklara koymaya razı olur musun kolayca
Babasın sen
Kucağındaki o küçük cansız beden
Bir türlü farkına varamadığın
Doyasıya tartamadığın o şefkat boşluğunu yeniden dolduruyorken
"Daha bu sabah okşadım yüzünü" derken
Şimdi bu ciddiyet nereden çıktı üzerine
"Bu acılı an nasıl da gelip buldu bizi?" derken
Rüyadan hemen uyanır gibi uyanacağına bunca inanmışken
İnanabilir misin onun artık ölü sayıldığına
İnanabilir misin
Dünyanın en arsız, en arzulu, en ağlamaklı, en çığırtkan dilencisi
Olmaz mısın onun yarımda kalsa bir nefesine
Uzaktan da olsa tek bir bakışına
Hayat sözü vermesede göğsünün bir kerelik kıpırtısına
Dilenci olmaz mısın
Annesin sen
Acıkmış değil misin o müjdeye
Yavrun elsizken elinden tutan
Dili damağı yokken ağzına söz veren
Yüzü yokken, ona yüz veren
Saymayı akıl etmediğin kirpiklerini gözlerinin üzerinde bir bir ören
Saçlarının lülesine cennetten kokular indiren Yaratan'dan gelecek kutlu müjdeye
Acıkmış değil misin
Vildanun muhalledun
Müjdeler olsun sabredenlere
Onlar ki "biz Allah içiniz ve Allah'a dönücüyüz" derler
Ve severler
Bilirler o çocukları
Vildanun muhalledun
Onlar ki ebedi çocuklar
Onlar ki sonsuz tebessümler
Ayrılığın acısını bilmezdim yavrum
Ellerinden ayrılalı gülmedim yavrum
Ayrılığın acısını bilmezdim yavrum
Ellerinden ayrılalı gülmedim yavrum
Bir pamuk ellerin, tatlı gülüşlerin
Aklımdan çıkmıyor
Yüreğime gömdüm seni
Gönlüm her gün ağlıyor
Bir pamuk ellerin, tatlı gülüşlerin
Aklımdan çıkmıyor
Yüreğime gömdüm seni
Gönlüm her gün ağlıyor
Credits
Writer(s): Senai Demirci, Nezaket Hasani
Lyrics powered by www.musixmatch.com
Link
Other Album Tracks
© 2024 All rights reserved. Rockol.com S.r.l. Website image policy
Rockol
- Rockol only uses images and photos made available for promotional purposes (“for press use”) by record companies, artist managements and p.r. agencies.
- Said images are used to exert a right to report and a finality of the criticism, in a degraded mode compliant to copyright laws, and exclusively inclosed in our own informative content.
- Only non-exclusive images addressed to newspaper use and, in general, copyright-free are accepted.
- Live photos are published when licensed by photographers whose copyright is quoted.
- Rockol is available to pay the right holder a fair fee should a published image’s author be unknown at the time of publishing.
Feedback
Please immediately report the presence of images possibly not compliant with the above cases so as to quickly verify an improper use: where confirmed, we would immediately proceed to their removal.