Duymadın mı ?
Ne diye baharı bileyim ey yâr
Ne diye sabaha güleyim ey yâr
Ne diye bu sabah öleyim ey yâr
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin gecenin yıldızsız siyahı
Gidişin güneşin en öksüz sabahı
Gidişin tetiğin yorulmuş silahı
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin bahara kar yağdıran kış
Gidişin canıma kasteden o bakış
Gidişin kapıma bir can bırakış
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin bahara kar yağdıran kış
Gidişin canıma kasteden o bakış
Gidişin kapıma bir can bırakış
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin tohuma gül devşiren ah
Gidişin düşüme düşen son eyvah
Gidişin yoluma ağlayan siyah
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin yakamozu terk eylemiş bir nehir
Gidişin yangınlara teslim olmuş bir şehir
Bir gidiş ki bulutlar yağmur olup yaş döktü
Damlalar huzurunda suçlu gibi diz çöktü
Bir gidiş ki ardından koca bir dağ dul kaldı
Gönül tahtım yıkıldı viranem yoksul kaldı
Bir gidiş ki kalemim ağlarken satır satır
Bütün yüklemler hâlâ hasreti hatırlatır
Ama bu kez sözlerim veda havası değil
İntikamla beslenen bir kan davası değil
Yalnızca bende kalmış bir aşkın sitemidir
Kırılmış bir yüreğin yorulmuş matemidir
Kırılır dalına bülbül konan gül
Kırılır oduna yağmur düşen kül
Kırılır içine yar düşen gönül
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Yorulur adına tutulan fallar
Yorulur karalar yorulur allar
Yorulur umudum biter masallar
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Sarılır eline yırtık resimler
Sarılır diline eski isimler
Sarılır koluna bir bilsen kimler
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Sarılır eline yırtık resimler
Sarılır diline eski isimler
Sarılır koluna bir bilsen kimler
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin tohuma gül devşiren ah
Gidişin düşüme düşen son eyvah
Gidişin yoluma ağlayan siyah
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Bu yüzden için için yanıyorken sol yanım
İlk defa sana değil kendimedir isyanım
İlk kez suçuma ortak bir fail aramadan
Gözlerini aklımdan bir an çıkaramadan
Senden çok uzaklarda mutsuz bir düşe dalıp
Bir kum saati gibi yavaş yavaş azalıp
Bir gün elbet doğacak güneşi gözlüyorum
Kül oldukça sitemim isminle közlüyorum
Nerede bıraktıysan ben oradayım hâlâ
Vuslat denen kapıda son sıradayım hâlâ
Vur beni, nasıl olsa ruhsuz bir beden kaldı
Ne senden bir hatıra ne bende bir ben kaldı
Vur beni, öldüm zaten düşlerde terk ederken
Maziyi düne gömüp 'her şey yalandı' derken
Vur beni ve ardından öyle bir çekip git ki
Hüsran tohumlarını ruhuma ekip git ki
Bu gidiş yaşadığım en mutsuz masal olsun
Umudum okyanusta kaybolmuş bir sal olsun
Gidişin gıyabımda verilmiş son hükümdür
Cezasıysa bir ömür yarım kalmış öykümdür
Ne diye sabaha güleyim ey yâr
Ne diye bu sabah öleyim ey yâr
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin gecenin yıldızsız siyahı
Gidişin güneşin en öksüz sabahı
Gidişin tetiğin yorulmuş silahı
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin bahara kar yağdıran kış
Gidişin canıma kasteden o bakış
Gidişin kapıma bir can bırakış
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin bahara kar yağdıran kış
Gidişin canıma kasteden o bakış
Gidişin kapıma bir can bırakış
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin tohuma gül devşiren ah
Gidişin düşüme düşen son eyvah
Gidişin yoluma ağlayan siyah
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin yakamozu terk eylemiş bir nehir
Gidişin yangınlara teslim olmuş bir şehir
Bir gidiş ki bulutlar yağmur olup yaş döktü
Damlalar huzurunda suçlu gibi diz çöktü
Bir gidiş ki ardından koca bir dağ dul kaldı
Gönül tahtım yıkıldı viranem yoksul kaldı
Bir gidiş ki kalemim ağlarken satır satır
Bütün yüklemler hâlâ hasreti hatırlatır
Ama bu kez sözlerim veda havası değil
İntikamla beslenen bir kan davası değil
Yalnızca bende kalmış bir aşkın sitemidir
Kırılmış bir yüreğin yorulmuş matemidir
Kırılır dalına bülbül konan gül
Kırılır oduna yağmur düşen kül
Kırılır içine yar düşen gönül
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Yorulur adına tutulan fallar
Yorulur karalar yorulur allar
Yorulur umudum biter masallar
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Sarılır eline yırtık resimler
Sarılır diline eski isimler
Sarılır koluna bir bilsen kimler
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Sarılır eline yırtık resimler
Sarılır diline eski isimler
Sarılır koluna bir bilsen kimler
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Gidişin tohuma gül devşiren ah
Gidişin düşüme düşen son eyvah
Gidişin yoluma ağlayan siyah
Dün gece ölmüştüm duymadın mı?
Bu yüzden için için yanıyorken sol yanım
İlk defa sana değil kendimedir isyanım
İlk kez suçuma ortak bir fail aramadan
Gözlerini aklımdan bir an çıkaramadan
Senden çok uzaklarda mutsuz bir düşe dalıp
Bir kum saati gibi yavaş yavaş azalıp
Bir gün elbet doğacak güneşi gözlüyorum
Kül oldukça sitemim isminle közlüyorum
Nerede bıraktıysan ben oradayım hâlâ
Vuslat denen kapıda son sıradayım hâlâ
Vur beni, nasıl olsa ruhsuz bir beden kaldı
Ne senden bir hatıra ne bende bir ben kaldı
Vur beni, öldüm zaten düşlerde terk ederken
Maziyi düne gömüp 'her şey yalandı' derken
Vur beni ve ardından öyle bir çekip git ki
Hüsran tohumlarını ruhuma ekip git ki
Bu gidiş yaşadığım en mutsuz masal olsun
Umudum okyanusta kaybolmuş bir sal olsun
Gidişin gıyabımda verilmiş son hükümdür
Cezasıysa bir ömür yarım kalmış öykümdür
Credits
Writer(s): Yavuz Doğan
Lyrics powered by www.musixmatch.com
Link
© 2024 All rights reserved. Rockol.com S.r.l. Website image policy
Rockol
- Rockol only uses images and photos made available for promotional purposes (“for press use”) by record companies, artist managements and p.r. agencies.
- Said images are used to exert a right to report and a finality of the criticism, in a degraded mode compliant to copyright laws, and exclusively inclosed in our own informative content.
- Only non-exclusive images addressed to newspaper use and, in general, copyright-free are accepted.
- Live photos are published when licensed by photographers whose copyright is quoted.
- Rockol is available to pay the right holder a fair fee should a published image’s author be unknown at the time of publishing.
Feedback
Please immediately report the presence of images possibly not compliant with the above cases so as to quickly verify an improper use: where confirmed, we would immediately proceed to their removal.