Haziranda Vurulmak

Elimde gitmek kaldı bi' tek
Elbet giderim elbet elbet
Şimdi bileklerimde tarihi bir hezimet denizler belircek
Fırlattık duvara bıçaklar, girdiğimiz türlü kumarlar
Zarlar, barbutun tarihini yazdığımız altın anlar
Beş litre şarap, şehri deldik şuuru kaybedip kuytularda
Ben her gün, aradım olmayan birini sanki bul'cakmışım gibi
Rüzgâr, sabaha karşı beş, gökyüzünde gördüğüm en büyük ay
Kalakaldım or'da kanlı bir kaldırımda kendimden uzakta
Haziranda vurulmak, yeryüzünde hapsolmak
Kutsal bi' tutsak gibi susmak, sonsuz suskunluk kuşanmak her gün
Demir attım, gözü arkada kalmış babaların evhamlarına
Kapkara şarkılar çalan atlı bir tramvay geçer sokaktan
Kaydı şirazem yoksul bi' müzisyenin cenazesinden dönerken
İçimdeki kahır ölü gibi ağır
Bağır kendi karanlığına bi' haykır
Genzimdeki cehennem kadar yakar mı sanki beni ateşler
Soluğum soğuk bi' sokak gibi soluk
Göğsümde kahreden boşluk

Her gün, her gün istedim kendimden uzak ve sade bir gün
Göğsümde gökyüzünü güz güneşlerine kattım yürüdüm tüm gün
Kendi küllerimden doğdum, kendi küllerimle boğuldum
Gülüşümde bir yalnızlık, haziranda vuruldum

Her gün, her gün istedim kendimden uzak ve sade bir gün
Göğsümde gökyüzünü güz güneşlerine kattım yürüdüm tüm gün
Kendi küllerimden doğdum, kendi küllerimle boğuldum
Gülüşümde bir yalnızlık, haziranda vuruldum
(Gülüşümde bir yalnızlık, haziranda vuruldum)
(Gülüşümde bir yalnızlık, haziranda vuruldum)

Çirkini tasvir ister ustalık
Emin ol bak suratım başyapıt
Burnum yüzümün Orta Doğu'su
Gözlerimin çukuru kan dolu
Salı günleri sancılı sanrılar
Öğlen sarısıyla kucaklar
Beynimde durmadan fokurdayan kapkaranlık bataklıklar
Eli kolu bağlı bi' mahkum gibi bu da net günler
Reflekslerini test eder
Seni mest ederken eklemlerine kadar titreten bu kabuslar bazen
Kollarında korkunç dövmeler
Mavi çarşaflı ranzalarda bitmez gibi gözüken dehşet günler
Tüm çivileri söktüm tabuttan
Dişlerimde gürültülerle gül
Benim ürkünç dürtülerimi hep işte böyle gül düşleri çürüttü
Bakakaldım arkasından, yol kenarlarındaki mezarcılar
Dipsiz kuyuların hengamesinde darda kalanları onlar yazar
Kendinden ümidi kesmişlerin akşamları çağırıyor bazen beni
"Elimde gitmek kaldı bi' tek" deyişim de tam bu yüzdendir
Güneşin ilk ışıklarıyla gördüler, sokak köpekleri başında
Saçlarında kurumuş kan, haziranda vurulmak

Her gün, her gün istedim kendimden uzak ve sade bir gün
Göğsümde gökyüzünü güz güneşlerine kattım yürüdüm tüm gün
Kendi küllerimden doğdum, kendi küllerimle boğuldum
Gülüşümde bir yalnızlık, haziranda vuruldum

Her gün, her gün istedim kendimden uzak ve sade bir gün
Göğsümde gökyüzünü güz güneşlerine kattım yürüdüm tüm gün
Kendi küllerimden doğdum, kendi küllerimle boğuldum
Gülüşümde bir yalnızlık, haziranda vuruldum
(Gülüşümde bir yalnızlık, haziranda vuruldum)
(Gülüşümde bir yalnızlık, haziranda vuruldum)



Credits
Writer(s): Onur Inal, Ozan Erdoğan
Lyrics powered by www.musixmatch.com

Link