Sır

Ödevin yaşamak çocuk, hayat boyu zamanla dövüşürken
Bıçaklarla kemiklerin arasında sıkışırken
İntikamla tanışıp, nefretle sevişirken
Eksilerek tamamlanıp, alçalarak savaşırken
Üstüne yapışırken haktan ayrı kavgalar
Aç gözlü smokinli kargalar
İçleri çürük markalar
Dişleri dökük kurallar, taraflı kararlar
Nefesi kokan demokrasi, tıraşlı krallar
Unutma! Basın (basın) tepeden tırnağa yanlı
Sanki bu toplumda her birey bir diğeriyle kanlı!
Oysa yan yanaydık evvelinde kalem, kılıç, kalkan
Şimdi şu hale bak, bak salya, sümük, balgam
Dibe sarkıp kutuplaşan senin halkın!
İhanetle dolup taşar, iki büklüm inancıyla susup yaşar
Ecel nöbet tutar başında, pes etme! Ayaklan
Özetle; Zaman haraç keser üç kuruşluk hayattan

Akdenizin ortasında halk kerizin oltasında
Denizin ortasından kalk terinin soğumasıyla
Bam telinin kopmasıyla kan beynine sıçrar
Belini kıran assolist polis, copuyla düşman
Rozete tapanlar dünün softasında
Pakete sigara diye girerler sonrasında günün
Sağ komaz mıyız görün
Toplumu el bombasıyla bölüp
Tuttuğun kulübün formasıyla gömül
Ölüp ölüp dirildik
Bu saatte vermediler müsaade
Biz sövdükçe irkildiler
Varsa bunda isabet rezaletin vesayeti aramızdaki mesafe
Ve vekaleten muhalefete hiza veren esaret
Müebbetle nezaretten, tahliyeyle mezardan
Toz pembe eziyetlerden, devrimden, ezandan
Liyakattan, hezeyandan, evrimden ve fezadan
Ve bilhassa vefadan sınıfta kalan insan

Artık gelmez iki yakam bir araya
Bir senfoni gibi akar hayat kim arayan
Umursamazım hadi kapat gir araya
Doğrulara inanırsın çıkar yalan bir aya
Satanı tanırım iki şişe biraya
Biz yaşadık bin liraya iki kişi bir hayat
Yer kayarken altımdan hiç mi bir şey yapamam
Çok bekleyen varmış evet gitse de yaşasak
Patron yine patron ezikse ezik kalacak
Bu böyle bunun ismi yaşamak
Zamanı tükettim ben gezip de yazarak
Sen bu kadar uzakken bu yeni yaşım olamaz

Kıskandılar yaşamımı kıskandılar bizi
Nişan almamıştım oysa sırf ıskalamak için
Tetikte parmak izim bedenimde yara izi
Geçmişim geleceğimle kıyaslanır şimdi

Beni bul geçmişin tortusunu rüzgarlara dağıtıp
Kaybolan günlerine yine nedenleri yaratıp
Arama boşa giden gider, yaraları kanatıp
Bu cennet bazen cehennemi aratır
Canım dişime takılı
Yarın dilsiz bi yabancı
Henüz duymadığım yalanları fısıldayan yalancı
Madalyonun öte tarafı
Hakikatın darağacı
Paragraflara gizledim, dilim kelime sapanı vur

Bir sabaha sığındım karanlığı defedip
Toprağa düşünce umut, güneşlere gebedir
Bir hayale tutunmak yıllarımın özeti
Bu nehir yine akar pozitif ya da negatif
Halim kalmadı zalim kavgayı kazandıkça
Hafızamı kanar boyar fırçam
Yüzümden düşüp gider bir kaç milyon parça
Parçalandı uçurtmam
Gökyüzü kadem bastı sırra