Gemi

Vakit kara bir gece
Keyifsiz yaşlı bir gemi
Dalgalar ve deniz
Bir tabutu taşıyor gibi
İçimde garip bir his
Yıldızların bizi takip eden birer minik narin peri olduğuna dair

Saçlarımı kokluyor rüzgar
İnliyor gök, bir cigara parlatıyorum memleket karası
Yarası olanların rotasını ay ışıldatır
Öyle gidelim ki bu kancık asır katiyen bulamasın bizi

Üçüncü sayfalardan komuoyu o gam yurdu
Koca şehirde nefes alacak tek bir yer bulamıyordum
Babam soruyordu kim olmak istediğimi
Ona öfkelendiren toplumsal cevaplar sıralıyordum

Korkuyordum çalışmaktan koca göbekli insanlar için
Daha iyiydi çeliğe versem şekil elimde çekiç
Yahut sallasam orak gün boyu buğday başları biçip
Başımda güneş, güneşli başımdan geçirseydim yalnızca şiir

Türkiye'de düşleri gerçekleştirmek güç hep neden
Fikirlerini anlatsan insanlar gülüp geçer
Bir sonumuz olduğunu bilmenin sesi gene de güven verir
Yalnızsın, elde değil ki gücenmemek

Rimbaud gibi göç etmeden, yapamazsın dedi yüreğim
Öyleyse sorma niçin şimdi bu gemideyim
Ölüm ne taraf söyleyin de dümeni o yöne çevireyim
Vakit kara bir gece
Dalgalar ve deniz

Akşamlar ağlatıyor! Ağladım, çok ağladım!

Akşamlar ağlatıyor! Ağladım, çok ağladım!
Ay ışığı insafsız, güneşim acımasız:
Buruk aşklar uğruna uyuşuk, esrik kaldım,
N'olur bu gemi batsın! Beni de alsın deniz!

Bilirim nasıl döğer kıyıları dalgalar,
Şafağın güvercinler gibi coştuğu anı,
Akıntı ne, hortum ne, gökler nasıl çatırdar,
Ben gerçekte yaşadım düşlerde yaşananı

Ala gözlü, cırlak kuşlar çığlıklar atarak,
Dışkı yağmurlarıyla ada yakın diyordu,
Boğulanları suda uykuya bırakarak
Yelkenleri şişirmiş, gemim ilerliyordu!

Gecenin içinde bir gemi süzülür
Geminin içinde bir adam görünür

Gecenin ölüsündeyim, kamaramda bu şarkı çalıyor.
Böylece kafamın içindeki sesler beni uyarmış oluyor.
Korkunç şimşekler çaksa vicdanım susar mı sanıyon?
Gök karanlık, deniz zifiri, ben daha fazla karanlık arıyom.

Baktıkça beni iyice dibine çekiyor hırçın dalgalar.
Bu aynı ülkeme bakmak gibi bir şey, kızgın amcalar,
Bağırıp duruyorlar, asıl mühim olana çıt çıkartmadan.
Ve kolayca çekip gidebiliyorlar iz bırakmadan.

Hiçbir mankafa memnun kalamaz bu hayattan.
Mecbur olduğun şeyler menfur ya da pek siktiriboktan.
Hayat sana hiç ismini sormaz, hatta bilmez kim kimi kollar.
Bir sürü aptal it sürüsü var, kâdiri mutlak gaydırı gubbak (hoop)

Halimiz ortada yani aslanım, bari bu durumdan kendini kurtar.
Her biri kurtlarla yatıp kalkar, aklını kullan, kaç buralardan.
Tolstoy gibi, rembo gibi, leutremont ya da zerdüşt gibi.
Hayat bunlar gibi berduş bir tip, cennetse tabii bir düş gibi.

Hayat elbette keltoş biri, göbekli ve sarhoş, ama gel gör ki,
Hiç patron da değil, hatta gayet mâkul biri,
Şimdi bilemiyorum aslanım, sence de bu gemiden sarkmalı mı?
Yelkenlerim baston gibi, belki de bu gemide kaybolduğum içindir ki,

Şu an bilinmeyene doğru meylediyorum
Karanlığın dibini boylamalı mı? Şimdilik seyrediyorum
Epeyi geriyorum ortamı, meteliğimiz olmadığından
Özgürsek, içine girecek bi deliğimiz olmadığından mı?

Akşamlar ağlatıyor! Ağladım, çok ağladım!

Akşamlar ağlatıyor! Ağladım, çok ağladım!
Ay ışığı insafsız, güneşim acımasız:
Buruk aşklar uğruna uyuşuk, esrik kaldım,
N'olur bu gemi batsın! Beni de alsın deniz!

Bilirim nasıl döğer kıyıları dalgalar,
Şafağın güvercinler gibi coştuğu anı,
Akıntı ne, hortum ne, gökler nasıl çatırdar,
Ben gerçekte yaşadım düşlerde yaşananı

Ala gözlü, cırlak kuşlar çığlıklar atarak,
Dışkı yağmurlarıyla ada yakın diyordu,
Boğulanları suda uykuya bırakarak
Yelkenleri şişirmiş, gemim ilerliyordu!

Gecenin içinde bir gemi süzülür
Geminin içinde bir adam görünür



Credits
Writer(s): Kiliseler Ve Liseler
Lyrics powered by www.musixmatch.com

Link